Yer Altında on bin nüfus

“Her yere metro, her yerde metro” hedefi için 7 gün 24 saat yerin altında çalışan on bin kişi, vatandaşın İstanbul'da ulaşımı rahat sağlayabilmesi için çalışıyor.
İstanbul’un yer altı dünyası hiç olmadığı kadar hareketli… Binlerce insan her gün yer altında 24 saat yerüstündekiler rahat etsin diye ter döküyor. İstanbul’da devam eden metro ve tünel çalışmalarında toplam 7234 kişi görev yapıyor. Boğaz’a 3 katlı tüp geçiş projesinin de başlamasıyla birlikte megakentin yeraltı nüfusu 10 bin olacak. İstanbul Ajansı olarak İstanbul’da sürdürülmekte olan metro ve tünel çalışmalarını yerinde inceledik.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Üsküdar-Ümraniye-Sancaktepe-Çekmeköy metro inşaatı ile Kartal-Pendik-Kaynarca hatlarında toplam 2 bin 494 kişi çalışıyor. Avrupa Yakası’nda ise Mecidiyeköy-Mahmutbey metro hattı ile Vezneciler istasyonu 2. çıkışı ve Avrasya Tüneli’nde 3 bin 740 kişi görev yapıyor. En ileri teknolojinin kullanıldığı metro çalışmaları ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın 2019’a kadar 430 kilometre raylı sistem hedefine hızla yaklaşılıyor. Devasa tünel açma makineleri TBM’ler, aylarca süren titiz sondajlar, üst düzey güvenlik önlemleri ile çok zor ve pahalı bir iş yapılıyor. Kilometresi 100 milyon liraya, eski ifadesiyle 100 Trilyon liraya mal olan metro çalışmalarını sürdürebilmek güçlü finansal imkanların yanı sıra ileri teknoloji kullanımını da zorunlu kılıyor.
İstanbul’u ‘en hızlı şehir içi ulaşım aracı’ metrolarla donatmak için yer altında açılan yüzlerce tünel… Biz görmüyoruz ama  hayatımızı kolaylaştırmak için çalışan birleri var bu yeraltındaki tünellerde. İşte o binlerce kişiyi merak edip, biz de indik yer altına. Yaklaşık bin kişinin çalıştığı Kartal-Kaynarca Metro hattı inşaatını ziyaret ettik. Şantiye şefi maden mühendisi Sami Kaya bizi tünellere götürdü.
yer altında on bin nüfus
Yer üstünden 40 metre yerin altına
Aşağıdan yukarıya aydınlatılan ulaşım yolu, fayansların ardından büyük bir karanlığı kaldırıyor. Şef Sami Kaya ile istasyonları teker teker geziyoruz. Pendik istasyonundan içeri giriyoruz; yolcuların metroya gideceği tünel tamamlanmış ve yeraltının işçileri merdiven için çalışma yapmaya koyulmuşlar.
Çalışanlardan inşaat mühendisine buradaki dünyayı ve çalışmalarını soruyorum; yolcuların fayansların ardını bilmediğini ve akan bu terin fayansların arkasında gizli olduğunu duyuyoruz. Teknik olarak çalışmalarını sorduğumuzda ise, doğu Pendik istasyonunun toplam alanının 2400 metrekare olduğunu, yolcunun gördüğü ve kullanacağı alanın ise 800 metrekare olacağını, geriye kalan 1600 metrekarenin ise işletme için teknik hacimler diye adlandırılan, hava sirkülâsyonu, elektro-mekanik işler, görevlilerin duracağı, arızayı denetleyeceği odalar için yapıldığını öğreniyoruz.
Müşavirlik firmasının İnşaat şefi burada sıkılıp sıkılmadıklarını, sıkılınca neler yaptıklarını sorduğumuzda, koca tüneli açmanın verdiği heyecanın sıkıntıyı bastırdığını, vatandaşa yapılan hizmette teri olduğu için duyduğu sevinçten dolayı sıkılmaya zamanlarının olmadığını duyuyoruz.
Konuştuğumuz bir başka çalışan ise, metrolarda inşaatın bitimi ile işin bitmediğini dile getiriyor. Yani yapım çalışması bitse bile metronun derdi bitmiyormuş. Yaşayan insan gibiymiş; bu yüzden devamlı bakım yapılıyor, devamlı dezenfekte ediliyor, devamlı temizleniyor.
Kontrol Amiri ise, meselenin yeraltını kazmak olmadığını, İstanbul’umuzun kurumsal kimliğine yaraşır eserler ortaya koyarak şehrin yaşanabilirlik kriterlerini yükseltmek ve bu vesile ile vatandaşın duasını alacak modern bir eser ortaya koymak olduğunu dinliyoruz.
Yer altında müthiş bir çalışma var. İş güvenliği de o ölçüde sağlam tutulmuş.  
Dev makinelerle günde 15 metre kazı
Refakatçimiz Sami Kaya ile tüneli gezerken hat tünellerinin NATM tekniği ve TBM (Tünel açma makinesi) ile yapıldığını öğreniyoruz.
Bu hattın açılmasında her iki metot da kullanılmış. 200 metre uzunluğunda olan bu dev TBM makineleri, yeraltında günlük ortalama 15 metre ilerleme sağlıyor.
Bu devasa projelerinin yapım aşamasından önce de detaylı sondaj çalışmaları yapılıyor
Yeraltı jeolojik haritalar çıkartılıyor, elde edilen verilere göre farklı kazı destek sistemleri ve kazı yöntemleri tercih ediliyor.
Zeminin durumuna göre dev zemin çivileri, borular, sürenler, ambrelalar ve kimyasal enjeksiyonlarla zeminin sağlamlaştırılması sağlanıyor.
Bir taraftan yeraltında bu işlemler yapılırken diğer taraftan yeryüzündeki yol ve yapıların da zarar görmemesi için bir sürü önlem alınıyor.
Çalışma güzergâhındaki binalara ve yollara zemin altına optik deformasyon bulonları, yüzey oturma bulonları, baskı hücreleri, yük hücreleri, eğimölçerler, çatlak ölçerler ve detektörler monta edilerek olası hareketlilikler her gün ölçülerek raporlar tutuluyor.
Her türlü önlem alınıyor
3 istasyonlu hatta, 30 metre derinlikteki şafttan aşağı iniyoruz. İçimizde hafif bir ürperti ve heyecan var. İçeride çalışan kamyonlar ve dozerler dur durak bilmiyor. Taşlar kamyona dökülüyor ve ardından dışarı ihraç ediliyor. Tünele girmemizden on dakika sonra dinamitle bir kayayı patlatacaklarını haber alıyoruz. Sami Kaya korkmamamızı söylüyor. Tam üst üste beş defa patlayan dinamit haliyle küçük bir korku da yaşatıyor. Neden kayayı patlattıklarını sorduğumuzda Kaya, yeraltı tünel kazılarında sert kayaç yapılarında genellikle bu patlatma yöntemi kullanıldığını, ancak çalışma bölgesinin yerleşim alanında olması, işi oldukça zorlaştırdığını belirtiyor. Vatandaşın en fazla merak ettiği soru ise, yeraltına yapılan bu çalışmaların göçük gibi olaylara sebebiyet verip vermeyeceği. Merakla soruyoruz. Şef Sami Kaya, daha önce yapılaşmış binaların ve E-5 gibi yolların altından geçilen tünellerin, riski önlemek için kimi bölgelerde 25 metre iken kimilerinin 30, kimilerinin ise 40’a kadar indiğini dile getiriyor. Yani her türlü olası toprak ve göçük gibi kazayı önleyecek şekilde bir çalışma gerçekleşiyor. Yolcular metroya binerken her hangi olası bir soruna karşı da tüm önlemler alınmış vaziyette. Yangın detektörleri yangını önleyerek yolcuları dumandan koruyor, elektrik kesintilerinde ise devreye jeneratörler giriyor. Yolcular güvenli bir şekilde istasyon dışına çıkarılıyor. Engelli vatandaşlar için türüme kılavuzları ve duvarlara konulmuş demirler, engellilerin rahatlıkla metroya kadar gitmesini sağlıyor.
İnce elenip sık dokunan ve her türlü güvenliği sağlanan metro inşaatları 3 yıldan önce bitmiyor. Sabır isteyen iş, işçilerin arı gibi çalışmaları sonucunda, yerin altına koca bir dünya seriliyor.
Büyük çalışmanın neticesi
Kartal - Kadıköy hattının devamı olan bu hat, Kadıköy sahilinden Kartal kavşağına kadar metro ile  38,5 dakikada gelinebilecek. Buradan itibaren yapımı bu sene bitecek olan Kaynarca hattına kadar devam ediyor. Daha sonra da Kaynarca’dan Tuzla’ya kadar yeni bir çalışma başlatılacak. Kadıköy-Kartal hattına da yürüyen merdiven ve tünellerle metro istasyonlarına erişim için ek çıkış yapıları inşa ediliyor.
Uzunluğu 4200 metre olan bu hat o bölgenin vatandaşına büyük bir rahatlık sağlayacak. Kartal ile Kaynarca arasında yapılan çalışma, otobüs duraklarına da yakın bir temas kuracak. Böylece bölgede 1 milyonu aşkın nüfus bu hizmetten yararlanarak yeraltından Marmaray’ı da kullanarak Avrupa Yakasına ulaşma imkânına kavuşacak. 
Kadıköy’den Kartal’a ve oradan Kaynarca’ya giden metronun hiç olmadığını varsaydık bir an.  Sonra İyi ki bu çalışmalar var diye düşündük.
Gelişmiş ülkelerin büyük kentlerinde metro sistemlerinin bundan 50-100 yıl önce tamamlanmış olması, Türkiye’nin bu ölçekte yatırımlar yapabilecek güce daha yeni erişebilmiş olmasını düşünmedik değil ama bu konuyu başka bir haber çalışmasına havale edip yeraltı ile vedalaştık.
Dışarı doğru açılan tünelden yeryüzüne çıktığımız zaman kullandığımız metro hatlarının ne kadar büyük çabalarla hazır edildiğini tüm yönleri ile hissetmiş olduk.
Avrupa ve Anadolu yakalarında süren ve çalışmalar
Günlük 70.000 kişi/saat/yön yolcu kapasitesi sahip olan bu hatların sayısı arttıkça İstanbul ve İstanbullular daha derin bir nefes alacak. Kadir Topbaş’ın 2019 yılı hedefi 141 kilometre olan toplam raylı sistem hat uzunluğunu 2019 yılı itibarı ile 450 kilometreye çıkardığı gözlemleniyor. Bunun yanında onlarca hat çalışmaları ve binlerce çalışanı, birçok hattın da yapımına devam ediyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Raylı Sistem Dairesi Başkanlığı’ndan aldığımız bilgiye göre de, Anadolu Yakası Raylı Sistemler’de Üsküdar-Ümraniye-Çekmeköy (Sancaktepe) Metro Hattı ve Kartal (Yakacık)-Pendik-Kaynarca (Tavşantepe) Metro Hattı çalışmaları sürerken, Avrupa Yakası Raylı Sistemler’de ise Mecidiyeköy-Mahmutbey Metro Hattı, Vezneciler istasyonu 2. çıkışı hem inşaat hem elektromekanik ve Avrasya Tüneli çalışmaları devam ediyor. Ayrıca Vezneciler istasyonunda Arkeolojik buluntular üzerinde çalışmalar da yapılıyor.
Anadolu Yakası Raylı Sistemler’de 3.494 kişi, Avrupa Yakası Raylı Sistemler’de 1.740 kişi, Avrasya Tüneli’nde 2.000 kişi olmak üzere toplam 7234 kişi yeraltında çalışıyor.
İstanbul Ajansı
Paylaşki Değeri Artsın :
Print PDF

Yükleniyor...

Son Yazılar

Köşe Yazarları

Popüler

 
Support : Site Yaptır | Web Destek | Danışmanlık
Yazılım/Tasarım : ERSA
Copyright © 2013. İstanbul Haber Gazetesi - İstanbul'un Sesi
Ersa Tasarım
Copyright 2012 Site Oluştur | Bu Bir Er-Sa Markasıdır. Tasarım: Creating Website